İstanbul’da 23 Nisan 2025 tarihinde meydana gelen 6.2 büyüklüğündeki deprem sonrası, Boğaz'daki yalılara yönelik bir satış dalgası başladı. Bu deprem, özellikle İstanbul'un elit kesimini etkileyerek, birçok kişinin İzmir, Antalya ve Muğla’ya yönelmesine sebep oldu. Bölgede yaşanan bu değişim, konut, villa ve yalı pazarında önemli hareketliliklere yol açtı.
Yalılara olan ilgi, özellikle Kahramanmaraş depreminin ardından artmaya başlamıştı. İstanbullular, yalı ve villa yatırımlarını değerlendirirken, 23 Nisan'daki deprem sonrası bu eğilimin daha da artacağı öngörülüyordu. Depremin ardından, seçkin kesim, Boğaz’daki mülklerini satmaya başlarken, aynı zamanda yeni mülkler edinme peşine düştü.
Yalılara olan talep artarken, deprem sonrası fiyatların ne yönde değişeceği merak konusu oldu. Birçok gayrimenkul uzmanı, fiyatların deprem öncesindeki seviyelere göre düştüğünü ancak hâlâ yüksek seviyelerde seyrettiğini belirtiyor. Son dönemde, görülen fiyat değişimlerinin durumu, yatırımcıların dikkatini çekmekte. Ancak, yalı satışlarına olan yoğun ilgi, optimal seviyeye henüz ulaşmadı.
Özellikle kıymetli mülkler arasında yer alan milyon dolarlık yalılarda ucuzlama yaşansa da, fiyatların hala kafa karıştırıcı bir düzeyde olduğu ifade ediliyor. Bu noktada, mülk sahiplerinin satmayı düşündükleri yalılar için daha uygun fiyat politikaları geliştirmeleri gerekebilir. Deprem gibi doğal afetler, mülkün değerinde etkili olabilmekte ve piyasa dinamiklerini değiştirebilmektedir.
Sonuç olarak, İstanbul’un Boğazı’ndaki yalılara olan ilginin artması, ülkenin ekonomik durumu, sosyo-kültürel dinamikler ve deprem gerçeği ile doğrudan ilişkilidir. Gayrimenkul uzmanlarının gözlemleri, bu süreçte fiyatların değişkenlik gösterdiğini ve yalı pazarının daha fazla talep görmesi durumunda yeniden hareketlenebileceğini işaret ediyor. Yalılara yapılan yatırımlar, hem finansal hem de prestij açısından önemli bir değer taşımakta. İstanbul’un elit kesiminin bu alandaki tercihlerinin, önümüzdeki dönemlerde nasıl bir seyir izlediği merakla bekleniyor.
