İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya, İstanbul Saraçhane'de dün akşam gerçekleşen protesto gösterileri sırasında Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a ve ailesine hakaretler yağdıran kişiler hakkında gerekli işlemlerin başlatıldığını duyurdu. Olay sonrası 43 provokatörün gözaltına alındığı öğrenildi. CHP Genel Başkanı Özgür Özel ise, bu tür davranışların kabul edilemeyeceğini vurguladı ve böyle bir eylemi lanetledi.

İstanbul'un Saraçhane bölgesinde bazı göstericilerin Cumhurbaşkanı Erdoğan'a ve hayatını kaybeden annesine yönelik ağır hakaretlerde bulunduğu bildirildi. Bu durum, çeşitli kesimlerden tepki aldı. İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya, bu hakaretleri kınayarak, yapılanların milli ve manevi değerlerle örtüşmediğini ifade etti. Bakan, sosyal medya hesabı üzerinden yaptığı paylaşımda, "Saraçhane'de bu akşam gerçekleşen gösteri sonrasında Sayın Cumhurbaşkanımıza, merhum annesine ve ailesine yapılan alçakça hakaretleri lanetliyorum" şeklinde açıklamada bulundu.

Bakan Yerlikaya, ayrıca bu tür seviyesizliklere asla müsamaha gösterilmeyeceğini belirterek, güvenlik güçlerinin gerekli işlemleri derhal başlattığını ifade etti. Olayın büyümesi üzerine, gece saatlerinde bakan, 43 provokatörün yakalanıp gözaltına alındığını duyurdu. Diğer şüphelilerin yakalanması için çalışmaların devam ettiğini bildirdi.

CHP Genel Başkanı Özgür Özel, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, "Biz siyasetimizi de itirazımızı da temiz bir dille yaparız. Bir siyasetçinin ailesine kötü söz söyleyen, küfür eden bizden değildir" ifadelerini kullandı. Özel, bu tür hakaretlerin asla kabul edilemeyeceğini belirterek, "O küfrü kendi anneme yapılmış sayıyorum" dedi. Protesto ile hakareti birbirine karıştırmanın kesinlikle kabul edilemeyeceğini vurgulayan Özel, "Küfür etmek, hele ki aileye, anneye küfür asla kabul edilemez" şeklinde konuştu.

CHP lideri, ayrıca Saraçhane'de milli iradeye sahip çıkan ve demokratik bir Türkiye isteyen barışçıl göstericiler ile küfür eden kişilerin bir arada anılmaması gerektiğini belirtti. Bu durumu eleştirerek, "Bu küfür edenlerle, Saraçhane'de milli iradeye sahip çıkan, demokratik bir Türkiye isteyen, barışçıl gösteri yapanları kimse birbirine karıştırmasın" dedi. Özel, toplumsal tepkinin algı operasyonlarıyla değersizleştirilmesine karşı uyarıda bulundu ve birkaç kişinin terbiyesizliğinin, milletin bu itirazını geçersiz kılmayacağını vurguladı.

Söz konusu protestolar, Türkiye'deki siyasi gerilimleri bir kez daha gündeme taşırken, toplumsal kutuplaşmanın boyutlarını da gözler önüne serdi. Gösterilerin ardından yaşanan gelişmeler, hem hükümet hem muhalefet tarafından büyük bir dikkatle takip edilmeye devam ediyor. İçişleri Bakanlığı'nın başlattığı soruşturmaların sonuçları, bu tür olayların tekrar yaşanmaması adına atılacak adımlar açısından önem taşıyor. Türkiye genelinde artan gerilimlerin ve gösterilerin nasıl yönetileceği, siyasi gündemin öncelikli maddelerinden biri olmaya devam edecek.